42 yaşındaki İsmail Kocalar, Sedat Peker'in kırmızı bültenle arandığı davanın gizli tanığı olarak 30 Temmuz 2025 tarihinde Antalya’nın Manavgat ilçesinde bir göl kenarındaki kulübede ölü bulundu.
Olay, kulübeye çalan bir yürüyüşçünün cansız bedenine takıldıktan kısa bir süre sonra çevredeki sakinlerin ihbar etmesiyle gündeme geldi. İhbara istinaden Antalya İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, olay yerine sevk edildi; ilk incelemelerde ölümün ani olduğu ve henüz kesin bir nedenin belirlenemediği bildirildi. Antalya Adli Tıp Kurumu'na götürülen beden, otopsi raporu beklenirken, soruşturmanın genişleyeceği sinyalleri veriyor.
Olayın Şekillenmesi
Manavgat’ın sakin göl kıyısında yer alan kulübe, Kocalar’ın uzun süredir yalnız yaşadığı yer olarak biliniyordu. Görünüşe göre siroz ve kronik hastalıklarla mücadele eden Kocalar, burada dağınık eşyalar ve eski bir yatakla yaşamını sürdürüyordu. Olay sabah saatlerinde, kulübeye yaklaşıp içeri bakmak isteyen bir çift, yerde bir el çantası ve bir telefonun yanmış olduğunu görerek şüpheye düştü.
- 30 Temmuz 2025, Manavgat (Antalya) – Kocalar’ın bulunduğu yer.
- İlk ihbar: yerel sakinler.
- Güvenlik birimi: Antalya İl Jandarma Komutanlığı.
- Olay sonrası: Antalya Adli Tıp Kurumu otopsi yapıyor.
- Soruşturma: Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı.
Gizli Tanık İddiaları ve Video Açıklamaları
Ölümden önce Kocalar, Sedat Peker davasında gizli tanık olarak ifade vermişti. Ancak 12 Ağustos 2024 tarihinde sosyal medyada paylaştığı bir video, tanıklığının zorla alındığını iddia ediyor. Videoda, “Kalkıp allem ettiler, kullem ettiler beni gizli tanık ettiler. Hiçbir konuya ilişkin hiçbir bilgim yok,” diyerek, imzaladığı belgelerin içeriği hakkında hiçbir fikri olmadığını belirtiyordu.
Bu açıklama, savcıların ve adli tıp uzmanlarının Kocalar’ın ölümünü tek bir noktadan değerlendirmesini zorlaştırıyor. Çünkü eğer “zorla imzalanmış” bir tanıklık söz konusuysa, bu durum hâlâ aktif bir tehdit unsuru içerebilir.
Soruşturma ve Otopsi Süreci
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, olayın gizli tanıkın ölümü çerçevesinde “Olay Yeri İnceleme” ve “İfadeler” başlıkları altında iki ayrı soruşturma başlattı. Savcılık, Devlet Güvenlik Servisi (MİT) ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ilgili birimlerine de bilgi vererek, olası bir baskı ya da suistimali araştırıyor.
Otopsi raporu, henüz yayımlanmamış olsa da, uzmanlar ölüm nedeninin doğal hastalıklar (siroz komplikasyonları) ile bir kazayı birleştirebileceğini öne sürüyor. Ancak, çevrede bulunan kamera kayıtları inceleniyor; birinin kulübenin yakınından geçip geçmediği, gecenin bir kısmında araç sesleri olup olmadığı mercek altına alınıyor.
Güvenlik ve Hukuki Boyut
Bu olay, Türkiye’de “gizli tanık” sisteminin ne denli savunmasız olduğunu bir kez daha gündeme taşıdı. Süleyman Soylu, eski İçişleri Bakanı, daha önce tanık koruma kanunları için yeni düzenlemeler önerdiği bir konuşmasında, “Tanıkların güvenliği devletin en önemli sorumlulukları arasında yer almalı” demişti. Ancak Kocalar’ın ölümüne dair soru işaretleri, bu vaatlerin uygulamaya ne kadar yansıdığını sorgulatıyor.
İddialar, aynı zamanda Birleşik Arap Emirlikleri’nde sürgünde bulunan Sedat Peker’in davanın seyrini nasıl etkileyeceği konusundaki spekülasyonları da artırıyor. Peker’in uluslararası kaçaklık durumunda, Kocalar’ın ölümüyle bağlantılı bir mesaj gönderilmiş olabileceği düşünülüyor.
Gelecek ve Olası Etkiler
Otopsi raporu açıklandığında, dava sürecinde yeni deliller ortaya çıkabilir. Eğer ölüm doğal nedenlerle açıklanırsa, gizli tanıkların zorla alınmış olduğu iddiaları hâlâ soru işareti olarak kalır; ancak bir suikast ya da zorla uygulanan bir eylem tespit edilirse, Savcılık ve Emniyet yeni bir soruşturma başlatmak zorunda kalacak.
Uzmanlar, “Bu tür bir ölüm, yargı sürecinin şeffaflığına ve tanık koruma mekanizmalarına dair toplumsal güveni sarsabilir” diyor. Öte yandan, bazı hukukçular ise “Kocalar’ın ölümünün bir tesadüf olması hâlinde, mahkeme süreci hâlâ aynı hızda devam edecektir” şeklinde bir öngörüde bulunuyor.
Şimdilik, Antalya’da kışın ilk ayları geldiğinde göl kenarında bir kulübede bulunan ölü beden, ülke genelinde “gizli tanık” kavramının ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Key Facts
- Ölü bulunduğu tarih: 30 Temmuz 2025
- Yer: Antalya, Manavgat, göl kenarı kulübe
- Kim: İsmail Kocalar, Sedat Peker davasının gizli tanığı
- Soruşturma: Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı ve Jandarma Olay Yeri İnceleme ekipleri
- Otopsi: Antalya Adli Tıp Kurumu tarafından yapılmakta
Frequently Asked Questions
Bu ölüm, gizli tanık koruma sistemine ne kadar etkide bulunur?
Tanıkların güvenliği, Türkiye’de hâlâ tam anlamıyla sağlanamıyor. Kocalar’ın ölümü, hem yasal hem de uygulama aşamasında iyileştirmelere ihtiyaç duyulduğunun bir göstergesi olarak yorumlanıyor.
Sedat Peker davasında bu gelişme ne tür bir etki yaratabilir?
Eğer otopsi raporu bir suikast şüphesi içerirse, savcılar Peker’in savunma ekibini de sorgulayabilir ve mahkeme sürecinde yeni delillerin ortaya çıkması muhtemel olur.
Antalya’da ortaya çıkan diğer güvenlik endişeleri nelerdir?
Son yıllarda Antalya’da turistik bölgelerde artan suç oranı ve bölgeye yönelik organize suç örgütlerinin faaliyetleri, yerel güvenlik birimlerinin denetim kapasitesini zorlamaktadır.
Ölüm nedeninin belirlenmesi ne kadar sürecek?
Otopsi raporu, genellikle tahmini 2‑3 hafta içinde hazırlanır; ancak adli inceleme ve yeni bulgular rapor süresini uzatabilir.
Bu olay, uluslararası insan hakları örgütlerini nasıl etkileyebilir?
UN Human Rights Council ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi kurumlar, tanık koruma standartlarının ihlal edildiği yönünde raporlar hazırlayabilir ve Türkiye’ye baskı kurabilir.
